Bugün ambalaj, tasarımı ile ürünün satış politikasının bir parçası olarak görülüyor. 1960 lı yıllarda ülkemizdeki ambalaj malzemeleri kağıt, karton, selofan, cam ve ahşaptan oluşuyordu. İhracatta tahta kutu ve sandıklar ile jüt çuvallar kullanılıyor, bunların dışındaki ambalajlar maliyeti artıran lüks malzemeler olarak görülüyordu. 1970 li yıllarla birlikte ambalaj sanayinin özellikle de ihracattaki önemi kavrandı [6].
Aynı dönemde pek çok ülkenin ambalajlama enstitüsü olduğu biliniyordu. Ülkemizde de 1977 yılında Ambalaj Araştırma Merkezi' nin kurulması çalışmaları başladı. Türkiye' de ambalaj sektörünün ilk gelişimi teneke kutu dalında oldu. Bu dönemde ilk kez kendi ürünlerini ambalajlamak için ambalaj üretimi yapan isletmelerin dışında yalnızca ambalaj üreten isletmeler kurulmaya başladı. Teneke kutu alanında yaşanan bu gelişme daha sonra karton ambalaj ve plastik ambalaj alanlarına da yayıldı [6].
1980' li yılların başında ise ülkemizde ilk kez pet sise üretilmeye başlandı. Su ambalajlamada kullanılmaya başlanan pet şişeler çok kısa süre içinde sıvı gıda maddelerinin ambalajlanmasında yaygın halde kullanılır hale geldi. Bu durum çok eski bir geçmişe sahip olan cam ambalajın pazar kaygısı ile teknolojisini yenilemesine neden oldu. Yine 1980 li yıllarda ithal edilen alüminyum kutu ülkemizde de üretilmeye başlandı [6].
Türkiye'de oluklu mukavva sanayinin kurulması da Seka' nın 1954 yılında İzmit tesislerinde ilk oluklu mukavva fabrikasını isletmeye açması ile gerçekleşti. Özel sektör, 1960 yılından sonra oluklu mukavva yatırımına ve üretimine ilgi duymaya başladı. Türkiye oluklu mukavva sanayiin en hızlı gelişme dönemi, 1981-1995 yıllar arasında oldu. Büyük kuruluşların bazlar 1981 yılından başlayarak gelişmiş teknolojiye dayanan yüksek kapasiteli yatırımlara yönelmiş, bazıları da ikinci ve üçüncü oluklu hatlarını isletmeye almışlardır [6].
Türkiye oluklu mukavva sanayinde yer alan tek kamu kurulusu alandan çekilmiştir. Bugün sektörde 5.000 den fazla firmanın faaliyet gösterdiği tahmin edilmekte olup resmi kayıtlara göre özel sektöre ait 910 fabrika 59 ilde faaliyet göstermekte ve sektörde 250 bini aşkın isçi istihdam edilmektedir [6].
03.02. Ambalajın GörevleriGıda sanayinde ambalaj; içine konulan ürünlerin, son tüketiciye, bozulmadan en az toplam maliyetle güvenilir bir şekilde ulaştırılmasını ve tanıtılmasını sağlayan bir araç olarak tanımlanabilir [1].
Ambalajın Görevleri:
a) İçindeki ürünü korumak
b) Dayanıklılığını arttırmak
c) Yükleme, boşaltma, stoklama ve kullanma kolaylığı sağlamak
d) Ürünü tanıtmak ve tüketiciyi satın almaya özendirmek
Günümüzde ambalaj ürünü sattıran en önemli öğe haline gelmiştir. Ambalaj satıcının yerini almış ve alıcıya ürünle ilgili bilgiler ileten müşteri ve ürün arasındaki iletişimi sağlayan bir özelliğe bürünmüştür. Kısaca ambalaj yalnızca içine konulan ürünü koruyan tamamlayıcı bir araç değil ürünün bir parçasıdır. Ambalaj ürüne kişilik katar. Ayrıca renk ve biçim özelliğiyle albenisinde kazandırır. Ambalaj ürünün kürküdür. Genelde ambalaj; iç ambalaj ve dış ambalaj olmak üzere iki ana gruba ayrılabilir. Gıdaların ambalajlanmasında kullanılan özellikle iç ambalaj niteliği son derece önemlidir [1].
03.03. Gıdaların AmbalajlanmasıGıda sanayi içinde ambalaj sanayinin çok önemli bir yeri bulunmaktadır. Bu önem ambalajın besin maddelerini dış etkilerden korumasında taşıma, depolama, dağıtım, tanıtma gibi pazarlama işlevlerini kolaylaştırılmasından kaynaklanmaktadır. Ambalajlamanın gıda sanayin de önemini arttıran bir diğer etmende besin maddelerinin halk sağlığı ile yakından ilgili olmasıdır. Besin maddeleri en iyi biçimde hazırlansa bile yanlış bir ambalajlama üretimi bozacağı gibi insan sağlığını da tehdit edecektir [1].
Genel olarak ambalajlama ülkelerin kalkınma ve yaşam standartlarına paralel bir gelişme gösteren son derece dinamik bir konudur. Ambalaj malzemesi ve paketleme makinelerindeki gelişmeler gıda sanayi ürünlerinin de gelişmesine yol açmıştır [1].